1. KİTAP – SOKRATES ÖNCESİ YUNAN FELSEFESİ

İLK ÇAĞ FELSEFE TARİHİ – Ahmet Arslan – Kendime Notlar

1. KİTAP – SOKRATES ÖNCESİ YUNAN FELSEFESİ

 

·         İslam dünyasını en çok etkileyenler: Platon, Aristoteles, Yeni Platoncular (Plotinus, Proklos) ve Galen’dir..

·         Yunan düşüncesiyle tarihte ilk kez akılcı düşünce ortaya çıkmıştır.

·         Antikçağ felsefe tarihi dönemleri: 

1.       Helen dönemi: MÖ6-MÖ.4yy. Yunan.

2.       Helenistik dönem: MÖ4-MÖ1.yy. yarı Yunan, Yunan anakarası dışında.

3.       Roma dönemi: MÖ1-MS5.yy.

·         Bu dönemlerin devamı 11-12.yy da zirve yapan Müslümanlar olacak. Onları (Endülüs aracılığıyla) batı Hristiyanları izleyecek.

·         Felsefe en çok bilim ve dinle ilişki içindedir.

·         Hint felsefe sistemleri Yunandan sonra ortaya çıkmıştır. MÖ6.yy dan önceki Hint metinleri, Mısır ve Mezopotamyadakiler gibi dinsel / mitolojik tasavvurlardır.

·         Yunan felsefe temelinde Yunan bilimi, onun da temelinde Mısır ve Mezopotamya bilimi vardır.

·         Yunan kolonileri entelektüel hayatın çeşitlenmesine ve zorda kaldığında başka koloniye göçerek yaşamına devam etmesine izin vermiştir. Batı Anadolu şehirleri ticaretin, doğu ve batı ilişkisinin tam merkezindedir. Felsefenin burada başlaması tesadüf değildir.

·         Kısa Yunan tarihi:

o   MÖ2000: Akhaların Yunan anakarasını istilası.

o   MÖ16.yy: Girit etkisinde kalarak gelişen Miken uygarlığı.

o   MÖ12.yy: Ege göçleri ile İliryalıların Trakya’ya, Frigler başta olmak üzere Trakların Batı Anadolu’ya geçişi ve Hititlerin yıkılması. Ardından Akhalar da Anadolu’ya göçmeye başlar: Truva Savaşı.

o   MÖ1000-MÖ700: Yunan ortaçağı.

o   MÖ9.yy: Fenikelilerden alfabe, Mısırdan papirüs alındı.

o   MÖ7.yy: Lidyalılar parayı kullanmaya başladı. Artan ticaret ile burjuvazi oluştu. Aristokratları yendi ardından kısa bir tiranlık dönemi başladı.

o   MÖ6.yy: Demokrasiler kurulmaya başladı.

·         Yunan dini özellikleri:

o   Yunan rahipleri kutsal değildir. Ruhban sınıfı yoktur.

o   Yunan dini dogmatik değildir. Değişmeye açıktır.

o   Tanrılar insan şeklinde tasvir edilmiştir. İnsan ve tanrı eşit mevkidedir.

o   Mucize ve büyü yoktur.

o   Tanrılar dahil hiçbir şey kaderden kaçamaz (Doğa yasalarına tabii olmanın işaretleri).

o   Halk arasında eski inançlar çok yaygındır.

·         Homeros ve Hesiodos’ta:

o   Tanrı ve insan ilişkileri doğa yasasına tabiidir.

o   Ruh ve beden ayrımı yoktur.

o   Düzenli bir evren vardır.

o   Teogonideki tanrılar aynı zamanda doğa varlığı ve yer isimleridir.

o   Bir başlangıç vardır: Kaos. Hiçten hiçbir şey çıkmaz (ex nihilo nihil est).

·         Yunan felsefesi Miletos okuluyla başlar. Miletos okulunun ilk temsilcisi Thales’tir.

·         Thales:

o   MÖ625-MÖ546, Miletos.

o   Her şeyin ilkesi (arkhesi) sudur (semavi dinlerde tufan!).

o   Dünya suyun üzerinde yüzer.

o   Her şey tanrılarla doludur (canlı/cansız ayırımı yoktur: hilozoizm).

o   Önemi: ilk kez evrenin arkhesi için laik/natüralist bir cevap vermiştir.

·         Anaksimandros:

o   MÖ610-MÖ547.

o   Yunanda ilk kez yer ve gök haritası yapmaya çalışan kişidir: dünya silindir şeklinde evrenin merkezindedir, güneş dünyanın altından dolaşarak geçer.

o   Arkhe apeirondur. Apeiron nicelik bakımından sınırsız, nitelik bakımından belirsizdir. Apeirondan bütün varlıklar mekanik olarak meydana gelir, bir amacı yoktur.

o   Hayatın denizlerde başladığını söyler. İnsanlarında kökeni balık-insanlardır (bir Babil efsanesi).

o   İlk gerçek doğa bilimcidir.

·         Anaksimenes:

o   MÖ585-MÖ528.

o   Arkhe havadır. Yani Thales’in arkhesi gibi belirli, Anaksimandros’un arkhesi gibi sonsuzdur.

o   İlk kez ilkel bir şekilde ruh kavramı vardır (hava=nefes=ruh).

o   Varlıklarda görünen bütün niteliksel farklılıklar, niceliksel farklılıktan ileri gelir: primitif atomculuk.

·         Miletos okulu MÖ494’te Perslerin işgali ile sona erer. Varlığını Güney İtalya ve Sicilya’da sürdürmeye devam eder.

·         Homeros zengin sınıfın dünya görüşünü yaratırken, Hesiodos tam tersine halkın anlatısını yapar.

·         Minos ve Miken uygarlıklarında ana tanrıça, ölüler kültü, maddi bir ruh anlayışı ve ölüm sonrası yaşam kavramları mevcut. MÖ6.yy’da halk arasında eski inançlarla yeni inançların birleşiminden doğan bazı inanç kültleri oluşmuş: Demeter, Dionysos, Orpheus kültleri. Bu kültler özellikle İtalya’nın güneyinde yaşama fırsatı bularak yayılmış.

·         Pythagoras ve Pythagorasçılık:

o   MÖ590-570 te Sisam’da doğmuş, Güney İtalya’da Kroton’a yerleşmiş.

o   Kroton’da Orpheus kültüne benzer bir tarikat cemaat kurmuş. Tanrısı Apollon. Gizli bir örgütlenme şeklinde.

o   MÖ350 ye kadar İlk Pythagorasçılık Dönemi.

o   MS1-4.yy arası İkinci/Yeni Pythagorasçılık Dönemi.

o   En önemli görüşleri ruh göçüdür. Ruh-beden ikiciliğinin başlangıcını oluşturur.

o   Pisagor teoremini bulan kişidir.

o   Yunanda aritmetiğin kurucusu sayılır.

o   Evrenin arkhesi sayıdır.

·         Ksenophanes:

o   Aydınlanma zihniyetini ilk temsil eden filozoftur. Doğa sorunlarına değil insan ve kültür sorunlarına ilgi duyar.

o   MÖ570-MÖ478, Kolophon, İzmir Menderes.

o   Esas eleştirisi Homeros-Hesiodos insan biçimci ve çoktanrıcı anlayıştır.

o   Panteisttir. Evren ve tanrı arasında ayırım yapmaz.

o   Uygarlığın insan çabalarıyla geliştiğini söylediği için aynı zamanda ilk kültür filozofudur.

·         Herakleitos:

o   MÖ540, Efes.

o   Evrenin arkhesi ateştir

o   Evren zıtların mücadelesinin meydana getirdiği bir uyum, armonidir.

o   Ateş maddi bir şeyden ziyade bir oluştur. Oluş tanrısaldır.

o   Her şey akar, aynı nehire iki defa inilmez

o   Oluşun ve değişmenin yasası logostur. Evren, ateş, logos bir ve aynı şeylerdir. Logosun bir ereği yoktur.

o   Her şey görelidir.

o   Ona göre evren yasaları ve toplum yasaları iç içedir.

·         Parmenides:

o   Varlık hakkında salt akla dayanan bir açıklama yapmaya çalışan ilk filozoftur

o   MÖ540

o   Varlık vardır, var olmamak mümkün değildir.

o   Varlık varsa oluş yoktur.  Çünkü oluş çelişiktir. Çünkü oluş sırasında bir şeyin hem var olması hem var olmaması gerekir.

o   Varlık bölünmeye çalışılsa var olmayanla bölünebilir. Var olmayan olmadığına göre var olan tektir, birdir. Varlık ezeli ve ebedidir.

o   Sonsuzluk eksikliği gösterdiği için varlık/evren sınırlı, sonludur. Küre şeklindedir.

o   Parmenides ile birlikte tekçi materyalizm dönemi sona erer, çoğulcu materyalistler dönemi başlar.

·         Elealı Zenon:

o   Diyalektik akıl yürütmenin kurucusudur.

o   MÖ5.yy Elea.

o   Gösterdiği paradokslarla karşısındakinin fikrini çürütme yöntemi uygular.

·         Empedokles:

o   İlk büyük seçmeci (eklektik) filozoftur

o   MÖ490-MÖ430, Sicilya.

o   Parmenides gibi varlığın ezeli ve ebedi olduğunu, boşluğun olmadığını söyler. Ama varlık tek değildir: ateş, toprak, hava, su.

o   Şeyler bu dört unsurun farklı oranlarda birleşmesiyle oluşur.

o   Bu dört unsuru birleştiren ve ayıran 2 kuvvet vardır: sevgi ve nefret ya da dostluk ve uyuşmazlık. Bu kuvvetler de maddidir.

·         Anaksagoras:

o   MÖ500-MÖ428, Urla, Klazomenai.

o   Atina’ya yerleşmek için gelen ilk filozoftur

o   Empedokles’ten farklı olarak sonsuz ana unsur ve tek hareket ettirici ilkeyi kabul eder: Nous (akıllı, düzen verici ilke).

o   Her şeyin içinde her şeyden vardır. Ama Nous saf olan tek şeydir. Nous yine de maddidir.

o   Dinsizlik suçu ile mahkemeye verilen ilk filozoftur. Mahkeme sonucu Atina’dan ayrılır Lapseki’ye yerleşir

o   Evreni Kaostan Kozmosa geçiren akıldır

·         Leukippos ve Demokritos:

o   Atomculuğu ilk ortaya atan Leukippostur. MÖ490 Miletos doğumlu, MÖ450 de güney İtalya’da Elea’ya gelmiş. Hakkında bilgi az. Demokritos’un hocasıdır. görüşlerini Demokritosunkilerden ayırmak imkansızdır.

o   Demokritos: MÖ460-MÖ360, Teos.

o   Varlık bölünebilir. Ama bu bölünmenin bir sınırı vardır: Atom.

o   Varlık içinde boşluk yoktur ama tözleri birbirinden ayıran boşluk vardır. Yani dolu olan kadar boş olan da gerçektir. Böylece bir şeyin cisim olmadan da gerçek olabileceğini ilk kabul edenlerdir.

o   Maddenin korunması ilkesi: atomlar yaratılmadıkları için yok edilemezler.

o   Hiçbir şey rastlantısal olarak meydana gelmez, bir nedeni ve zorunluluğu vardır. Bu nedensellik tamamen mekaniktir.

Yorumlar